27 Kasım 2013 Çarşamba

Kur’anı açıklamak

Sual: Dört delilin üçünü kabul etmeyip (Yalnız Kur'an) diyen bir mezhepsiz diyor ki:
Nahl sûresinin 44. âyetinde geçen beyan etmek ifadesi, (Gizlemeden bildir!) demektir, yoksa (Sen bunu açıkla!) demek değildir. Çünkü Kıyamet sûresinin 19. âyetinde de, (Âyetleri açıklamak Allah’a aittir) deniyor. O hâlde herkes Kur'anı anlar.
Kur'an-ı kerimi herkes anlayabiliyorsa, şu sorulara cevap yazar mısınız?
1- (Âyetleri açıklamak Allah’a aittir) ne demektir?
2- Resulullah, Kur'an-ı kerimi açıklamak için yüz binlerce hadis-i şerifi niye bildirdi?
3- Madem âyetleri açıklamak Allah'a aitse, Peygamber efendimiz hâşâ niye Allah'ın emrini dinlemeyip Kur'an-ı kerimde olmayan birçok haramları hadis-i şeriflerle açıklamıştır?
4- Eğer, Kur’an açık, herkes anlarsa, niye Allah, Kur'an-ı kerimin birçok yerinde (Resulüme uyun!) diyor? Niye (Yalnız Kur'ana uyun!) buyurmuyor?
5- Kur'an-ı kerimi anlamak kolaysa, dilleri Arapça olan Eshab-ı kiramın ileri gelenleri âyet-i kerimeleri niye Peygamber efendimize sual ettiler?
CEVAP
Bunları madde madde açıklayalım:
1- Hazret-i Katade, (Kur’anı açıklamak bize aittir) ifadesinin, (Onun muhtevasındaki helâlleri ve haramları açıklamak bize aittir) demek olduğunu bildirdi. Ayrıca, (Kur’an-ı kerimde yer alan vaatleri ve tehditleri açıklayıp, gerçekleştirmek bize aittir) anlamına geldiği ve Resulullah’a hitaben, (Senin dilinle açıklamak, bize aittir) demek olduğu bildirilmiştir. (Kurtubî tefsiri)
Resulullah’ın “sallallahü aleyhi ve sellem” beyan etmesi, onun diliyle Kur’anın açıklanması demektir. (Kur’anı insanlara beyan edesin diye sana indirdik) mealindeki âyette geçen beyan etmek, âyetleri, başka kelimelerle ve başka sûretle anlatmak demektir. Âlimler de, âyetleri beyan edebilselerdi, kapalı olanları açıklayabilselerdi ve Kur’an-ı kerimden hüküm çıkarabilselerdi, Allahü teâlâ Peygamberine “sallallahü aleyhi ve sellem”, (Sadece sana vahiy olunanları tebliğ et!) derdi. Ayrıca beyan etmesini emretmezdi. (Huccetullahi alel-âlemîn) [Devamı var]

Hiç yorum yok: